23 Ocak 2015 Cuma

nasıl şık olunur

iŞ DÜNYASI GİYİNMEYİ BİLİYOR MU?
Her zaman şık olmanın profesyonelliğin bir parçası olarak görüldüğü günümüzde şık olabilmenin püf noktalarını konunun uzmanları anlatıyor
Lacivert takım elbiselerin, gri döpiyeslerin yerini ‘ofis şıklığı’ trendine bıraktığı günümüzde, çalışan kesimin bu konuda ne kadar yaratıcı olabileceğine kimi zaman olumsuz örneklerle tanık olabiliyoruz. Resmi  ya da yarı resmi toplantılara bariz giyim hatalarıyla katılanların sayısı hayli yüksek. Özensiz ve uyumsuz giyinenlerin birçoğu aslında detaylarda neyi gözden kaçırdıklarının farkında bile değil. Kimi zaman sırf bu yüzden kişilerin imajları dahi zarar görebiliyor.
ABD’de yapılan bir araştırmaya göre ilk kez gerçekleşen bir görüşmede, karşı tarafa verilen izlenimin yalnızca yüzde 7’si sözel ifadeden oluşuyor. Dış görünüşün payı yüzde 55, konuşma ve ses tonunun yüzde 38. Dolayısıyla ne söylediğinizden çok ne giydiğiniz sizi anlatıyor.
Profesyonel imajınızı da büyük ölçüde bu belirliyor.
Profesyoneller en çok nerelerde hata yapıyor?
Beymen’in imaj danışmanı Özlem Çakır ve Vakko Eğitim Direktörü Meltem Kazaz’a profesyonellerin giyim kuşamı ile ilgili ayrıntıları sorduk…
Özlem Çakır merkezi Washington’da olan Uluslararası İmaj Danışmanları Derneği’nin onayladığı ilk Türk profesyonel imaj danışmanı. Şu anda, Sabancı Holding, Beko, Akbank gibi birçok kuruma yönelik çalışmalar yapıyor. Meltem Kazaz ise, 1998 yılından bu yana Vakko’nun eğitim direktörlüğünü yürütüyor.
UZMANLARDAN GİYİM TAVSİYELERİ
Meltem Kazaz /Vakko Eğitim Direktörü
“Modanın içinde boğulmayın”
Taşıdıkları kişisel ve kurumsal değerleri sadece bilgi ve becerileriyle ortaya koymak isteyip bunları destekleyecek görselliğe yeterince önem vermeyen bir kayıtsızlık içinde olmak en büyük hatalardan biri. Sadece giyim kuşam değil, tümden görsellik ele alındığında aslında düşülen boşluklar çok fazla.
En somt imaj hataları
Ama birkaç örnek vermek gerekirse hala kravatı doğru boyda bağlayamamak, pantolona ya da ayakkabıya uygun renkte ve boyda çorap seçimi yapamamak, etek boyu ayarlayamamak, uygun renk ve desende giysiler seçememek, aşırı makyaj yapmak ya da hiç yapmamak sayacağım en somut hatalar…
Söylediklerinizin dinlenmesi görüntünüze bağlı
Görünümümüzle yaratacağımız ön hayranlık sonraki aşamaları da olumlu etkiler. Dinleyiciler, mesajı taşıyanı beğenirlerse mesaja da önem verirler. Bunun için sektör ve kurum ne olursa olsun sadece ilk tanışmada değil, her defasında daima profesyonelliğe uygun seçimler yapmalıyız. Bu da bugün profesyonelin görsel tanımı olarak aklımıza ilk gelen kıyafetlerle garantilenir. Takım elbiseler ya da birbirini takımlayan giysiler… Asla penyeler, kargo pantolonlar veya parmak arası terlikler değil!
Kıyafet kişiye bakışı belirler
Bazı sektörler var ki, müşterilerinin kişisel haklarını savunur ya da yatırımlarını yönlendirir. Finans uzmanları ya da avukatlar için zihnimizde kodlanmış bazı resimler var. Eğer karşımızdaki kişiler bu resme uymuyorsa o zaman yetkinliklerini de sorguluyoruz. Bu çok doğal ve insani bir yaklaşım. Çünkü para ve hukuk daima çok ciddi, hata kabul etmeyen işlerdir. Doğal olarak bunları emanet edeceğimiz profesyonellerin de bu değerleri taşımasını beklemek şartlandığımız bir durumdur.
Mutlu insanların imajı güçlüdür
İmaj sadece kıyafetle yaratılamaz. Kendi değerlerinin farkında olan, olumlu düşünen, olumlu tutum ve davranışlara sahip, beden sağlığına dikkat eden, mutlu insanların imajı güçlü ve inandırıcıdır.
Kişiliğinize en uygun imajı seçin 
Fiziksel özelliklerimize, kişiliğimize, sosyal ve profesyonel statümüze göre kendi stilimizi yaratabiliriz. Sosyal ve profesyonel yaşamımıza uygun olarak seçeceğimiz giyim tarzı, renkler, modeller, aksesuarlar, duruşumuz, mimik ve jestlerimizle yaratacağımız imajın kişiliğimizi ve samimiyetimizi yansıtacak orijinallikte olması şart.
Açık ayakkabı profesyonel bir görüntü değil!
Ayaklara, yapıları gereği sürekli dikkat edilmesi gerekiyor. Eğer bu konuda şanslıysak yani estetik ölçülerde bir ayağa sahipsek ve bakımını kusursuz yerine getiriyorsak ne ala, ama ya değilse! Giydiğimiz ayakkabının modeli ayaklarımızı olduğu gibi ortaya koyuyorsa bundan kaçınmalıyız. Zaten profesyonel yaşamda önerilen en açık ayakkabı sadece arkası açık olan ayakkabılardır. O da yine topuklarımız pürüzsüz ve bakımlıysa.
Özlem Çakır / Beymen İmaj Danışmanı
En sık yapılan hata: Uyumsuz renk ve kıyafetler
Profesyonellerin pozisyonlarına, bağlı oldukları sektöre, hedeflerine, vücut yapılarına ve renk tonlamalarına uygun giyinmeleri gerekir. Hanımlara aşırı dekolteden, şeffaf giysilerden, fırapan makyaj ve saç modellerinden uzak durmalarını, beylere de vücutlarına uygun giyinmeleri ve renk uyumuna dikkat etmelerini öneririm.
Şirketler giyim kodlarını atlıyor
Oryantasyon eğitimlerinde giyim kodunun da, destekleyici bilgilerle aktarılması gerekir. Serbest giyime geçmiş olan şirketlerin yazılı rehber bilgilerinin olmaması ve konuyla ilgili sınırlamaların açıkça belirtilmemesi, çalışanların serbest giyimi farklı farklı algılamalarına neden oluyor. Bu da kişinin ve kurumun imajını zedeleyecek görüntülere neden oluyor.
Aksesuarı abartmayın
Geleneksel sektörlerde genellikle ciddiyet ve otoriter görüntü için koyu renkler tercih edilir. Abartılı takılar kullanılmamalıdır. Yaratıcı sektörlerde renk veya aksesuvar konusunda bir kısıtlama ya da beklenti yoktur. Ancak müşteri ilişkileri, satış ve pazarlama alanlarında çalışanlarının kurumsal giyim tarzını benimsemelerinde fayda var.
İş yemeğinde tenis ayakkabısı!
İş yemeklerinde günlük iş hayatında olduğu gibi derli toplu, bakımlı, temiz ve ortama uygun giyinmek gerekir. Hanımlar aşırı dekolte, aşırı spor modeller ve spor ayakkabılar giymemeli. Beyler de çok spor giyim tarzı ve spor ayakkabılar giymemeye özen göstermelidirler.
Sektöre göre giyim
Finans sektöründe özellikle takım elbiseli çalışanlar görmeye alışkınız. Oysa  yaratıcı sektörde reklam, grafik, moda, tasarım, mimarlık, dekorasyon, plastik sanatlar, müzik gibi birçok farklı dal olabilir. Yaratıcı ekiple işin pazarlamasını, satışını yapan müşteri temsilcileri, direktörleri, iş geliştirme bölümlerinde çalışanlar birbirlerinden biraz daha farklı giyinebilirler. ‘Kreatifler’den beklenenlerle müşteri ilişkilerinden, satış bölümlerinden beklenenler aynı değilidr.
Kıyafetinle imajını parlat!
Görüntü faktörü, imajın birçok öğesinden biri. Fiziksel özelliklerle birlikte kişinin giyim tarzı, uyumu, kullandığı renkler, bakımı, hijyeni, kokusu da imajına katkıda bulunur.
Marka görgüsüzce kullanılmamalı
Kişisel tarzın oluşmasında mutlaka marka giyim tercih edilmeli denilemez. Bilakis markanın çok öne çıkarılması olumsuz bir etkiye yol açar. Markanın arkasına sığınmak kendine güvensizliğin ve giyimle ilgili bilgisizliğin bir ifadesi olarak algılanabilir. Marka giyim ve bunu görgüsüzce kullanmak, profesyonel ortamlarda uyum sağlamaya çalıştığınız kişilerle aranızdaki farkı iyice açarak uyumsuzluğa da sebep olabilir.
Öte yandan marka bilinçli kullanılırsa kişinin gerek sözel gerek sözsüz iletişimi ve tavırları mütevazıysa, marka kişiyle bütünleşmişse olumsuz bir etki yaratmaz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder