Zayıflamak için ne yapmalı?
Günlük hayatta durmadan zayıflamaktan söz edildiği duyulur. Bunu
ya yemeklerde ağzına bir şey koymayı reddeden, sonra bir çikolata
paketine, ya da yağlı bir dilim ekmeğe, sosisli sandviçlere
saldıran genç kızlar, ya da her şeye rağmen daha akıllı olan,
fakat yaşayışlarının, çocuklarının, çalışmalarının v.s. nin
kendilerini uygun bir zayıflama küründen alıkoyduğunu ileri süren
genç kadınlar, ya da iş konuşmaları için verilen yemeklerden
yakınan ve her altı ayda bellerinin ve boyunlarının kalınlığı
birkaç santim artan erkekler, ya da kendilerinin pek zayıf
olduklarını sanarak durmadan şişmanlamak istediklerini
tekrarlayan kimseler söylerler. İnsanların bu yük çoğunluğu,
kaybetmeleri gereken, ya da kaybettikleri kilolardan bahsederler.
Bu konuda herkesin kendi tekniği ve kendi teorisi vardır, ama ne
yazık ki, ya bunların etkililiğine İnandırılmak, ya da aksine
başkalarını inandırmak için hepsini bol bol ortaya dökerler.
Herkes zayıflamak ister, fakat…
Kesin bir kural: Zayıflamaktan söz edenler, lokantada en ağır
yemekleri seçenlerdir; şüphesiz zayıflamaktan söz etmenin
zayıflama yolunda bir adım olduğunu sanırlar.
Zira, herkes zayıflamadan söz etse bile gerçekten zayıflayan
kimseler pek azdır. Elbette, zaman zaman dostlarınızdan bazıları
birkaç hafta ortalıkta görünmez olurlar sebebi genellikle
doktorun onları korkutmasıdır sonra etkili bir kürü tamamlayıp
tekrar meydana çıktıklarını görürsünüz: on iki kilo kadar «safra
atmıştır»; ama hepsi bu kadar.
Genellikle, beden çizgilerini koruyanlar, fcilolarma dikkat
edenler ve birgün daha ağır zorunluklara başvurmamak için
kendilerini gözetenlerdir
Zayıflamayı daima düşününüz, ama sözünü etmeyiniz:
Zira, zayıflamak istediğiniz ve bir rejime başlamanın gerekli
olduğunu düşündüğünüz ya da zaten rejim yapmakta olduğunuz zaman
ilk kural bundan hiç bahsetmemektir. Başkalarının bundan daha çok
canını sıkan birşey yoktur. Siz pek kaygılanır bir yaratılışta
iseniz kendi kendinizi bir saplantının rahatsızlığı içine
atacaksınız, öyle ki bir fil kadar şişmanlasanız da,
çevrenizdekiler sizi avutma yönüne gitmeyi tercih edeceklerdir.
Yağ insan yapısının temel elemanlarından biridir, vücutta biraz
yağ bulunması gerekir, zira yağ hem vücut için bir yedekler
deposu, hem de koruyucu bir şiltedir. Organları sarıp sarmalamaya
yarar, deriye o kaygan esnekliğini verir, nazik organların
çevresinde boşlukları doldurucu bir rol oynar, fakat, bol bol
yığılmaya bırakılırsa derinin altında hakiki yastıklar teşkil
eder, ve normal plarak ona tayin edilmiş sınırları aşar, korumakla
görevli olduğu organları, özellikle kalbi sıkma tehlikesi
başgösterir. İşte bunun için yağ bedeni istila edici olmı-ya
başlayınca, yalnız çirkinnk yaratmakla kalmaz, fakat sağlık için
gerçek bir tehlike halini alabilir.
İnsan zayıflâmıya karar verdi mi, buna başlama anı üzerinde asla
bir karara varamaz. Daima sekiz gün, sonra bir ay, daha sonra altı
ay beklenir… Ta ki ileriyi gören bir hekim alarm zilini çalıncaya
kadar. Fakat niçin geç kalmalı ve az zorlayıcı bakımlar sıkıcı bir
kür haline getirilmeli? Amerika Birleşik Devletlerinde, İsviçre’de
ve biraz da Fransa’da yayılmış olan fcu klinik tedavileri,
evinizde bile yapılsa, sizin de, çevrenizdekilerin de günlük
hayatlarını alt üst eder.
Tedavi seklini seçmeyi biliniz.
Bu duruma gelmediğinizi temenni edelim ve sadece birikmeye
bırakmış olduğunuz beş kiloyu, her kış 500 gram 500 gram atmanın
bahis konusu olduğunu düşünelim. Tabiî bu beş kile Sizi gerçekten
çirkinleştirmez ve sağlığınız üzerinde de etki yapmaz. Şurası
muhakkak ki bunlar olmasaydı on yıl gençleşirdiniz. Gerçekten,
siluetteki birkaç açıdan, sivri bir çeneden, ince bir boyundan,
düzgün bir endamdan daha fazla gençleştiren bir şey yoktur.
İnsanların çoğu için biraz zayıflamada fayda vardır; şişman
oldukları için değil, birkaç yıl önce sahip oldukları görünüşü
artık azar azar hatırlamadıkları için… İyi bir görünüş arz
etmediklerini, bazı giyimlerin artık yaşlarına uymadığını, ya da
netice itibariyle hemen hemen görünmeyen bu birkaç kiloyu atmakla
uğraşamayacak kadar yorgun olduklarını ileri sürerler. Bütün bu
mahzurların bahis konusu kilolarla kaybolacağını unuturlar.
Ağırlığınız üzerinde inatçı bir anlayışsızlık göstermeniz ve
özellikle otuz yaşındaki bir kadının normal olarak,
onsekizindevken sahip olduğu ağırlıktan fazla çekmesi, hiç değilse
biraz fazla çekmesi gerektiğine inanmamayı istememeniz haklı olur
mu?
İnsan çok zaman zayıflama tarzı üzerinde yanılır. Elbette, en
şişmanlatıcı şeyleri bol bol yedikten sonra, sizi zayıflatacağı
sanılan birkaç hap yutarak meseleyi çözümlendiğinizi
düşünemezsiniz. Bununla birlikte, izlenecek tedavilerde hayli
tezatlar vardır. Belki bu, şişmanlık tipine göre değişmesindedir,
bir tip şişmanı zayıflatabilen bir tedavi şekli, başka bir tipe
uymayabilir.
Demek ki genellikle birbirine zıt bir tedavi dizisi vardır, Ya
size iyi gelir, ya kötü. Sonunda hangisini seçeceğinizi
şaşırırsınız. Bazı şişmanlık hallerinde hekime görünmek şarttır.
Atılacak birkaç kilonuz varsa, bunu doktorun gözetimi altında
yapmanız iyi olur. Fakat kendinize bir takım sorular sormanız
normaldir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder